TAYVAN KÜLTÜR MERKEZİNDEN ; DÜNYAYI EĞİTİM DEĞİŞTİRİR.
img
Hatay

TAYVAN KÜLTÜR MERKEZİNDEN ; DÜNYAYI EĞİTİM DEĞİŞTİRİR.

Dünyayı değiştirme yolunda kullanacağınız en güçlü silah eğitimdir.Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde bulunan Tayvan Kültür Merkezi, Eğitim Öğretim yılının açılması nedeniyle uyum çalışması kapsamında Reyhanlı’da bulunan öğrencilerin çalışmalarına destek sağlamak amacıyla   Kurs yerleri  organize etmeye   Ve boş zamanlarında Tayvan kültür merkezinde spor dalları olan futbol voleybol ve basketbol sahalarıyla hizmet vermeye başladı. Tayvan Kültür Merkezi Koordinatörü POF.DR. CHIU CHEN YU   Vermiş olduğu demeçde; Öncelikle   Eğitim Öğretim yılı  kutlu olsun. İnsan gücü bir ülkenin en değerli kaynağıdır. Okullar  Kültür Merkezl bu değerli kaynakların güce dönüştürüldüğü kurumlardır. Günümüzde özellikle bilimsel düşünme becerisine sahip, üretken, yaratıcı ve karşılaştığı problemleri çözme becerisi kazanmış bireylere gereksinim duyulmaktadır. Öğrencilerin başarı düzeylerini yükseltmek ve nitelikli bireyler olarak yetiştirilmelerini sağlamak için öncelikli olarak eğitim sistemlerinde bir dizi dönüşüm gerçekleştirmek gerekmektedir.

Başarı, belirlenen amaca ulaşma ve isteneni elde etme olarak tanımlanmaktadır. Eğitim açısından düşünüldüğünde başarı program hedefleriyle tutarlı davranışlar bütünüdür.

halinde başarılı sayılabilmektedir. Eğitimde başarı kavramıyla genellikle okulda okutulan derslerde geliştirilen ve öğretmenlerce takdir edilen notlarla, test puanlarıyla ya da her ikisiyle birlikte belirlenen beceriler veya kazanılan bilgilerin ifadesi olan “akademik başarı” kastedilmektedir. Akademik başarı öğrencilerin mesleki ve toplumsal yaşama donanımlı şekilde hazırlanmalarını sağladığı ve geleceklerini şekillendirdiği için, aileleri ve çevreleri açısından da oldukça önemli görülmektedir.

Akademik başarının öğrenme hızı, zeka gibi zihinsel etmenlerle, benlik saygısı, kişilik yapısı, öz-yeterlik, motivasyon ve ders çalışma alışkanlıkları gibi duyuşsal etmenlerle, anne- baba tutumu, ailenin sosyo-ekonomik durumu, okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin yeterliliği ve tutumu gibi çevresel etmenlerle ilişkili olduğu farklı araştırmalar tarafından belirtilmektedir.Türkiye’de gerçekleştirilen araştırmalarda, akademik başarıyı, öğrenciden, okuldan ve aileden kaynaklı bazı faktörlerin etkilediği belirlenmiştir.Bu noktada akademik başarıyı etkileyen öğrenci kaynaklı faktörler, benlik saygısı, öz- yeterlik, motivasyon ve ders çalışma alışkanlığı olarak bulunmuştur Aşağıda bu faktörlere ilişkin bilgiler sunulmaktadır.

Benlik saygısı: Benlik, insanın düşünebilen, duyabilen, eylemde bulunabilen ayrı bir varlık olarak kendini fark etmesi olarak tanımlanmaktadır.Benlik saygısı ise; bir insanın benlik özelliklerini beğenmesi, benimsemesi, onaylaması, kendinden hoşnut olması, bilişsel ve akademik yaşamlarını etkilemektedir.

Öz-yeterlik: Öz-yeterlik, herhangi bir konuda istenilen başarı düzeyine ulaşılabilmesi için karşılaşılması olası zorlukların üstesinden gelebilmede bireyin kendi beceri ve yeteneklerine olan inancıdır Öz-yeterlik inançları, bireylerin, istekliliğini, hedeflere ulaşma çabalarını, güdülenme düzeylerini ve zorluklara rağmen vazgeçmemelerini, analitik düşünme becerilerini etkilemektedir. Araştırmalar öz-yeterlik algısının akademik başarı ile pozitif yönde ilişkili olduğunu göstermektedir.

Motivasyon: Motivasyon, organizmayı davranışa iten, yön ve amaç veren çeşitli iç ve dış etkenler ile bunların işleyişini sağlayan mekanizmalar olarak tanımlanmaktadır Araştırmalar, motivasyon düzeyi yüksek olan öğrencilerin daha güçlü akademik benlik saygısına sahip olduklarını, daha yaratıcı davrandıklarını ve daha yüksek akademik başarıya ulaştıklarını göstermektedir.

Ders çalışma alışkanlığı: Ders çalışma alışkanlığı; düzenli ve sistemli çalışma, not tutma, hatırlama, tekrarlama, sınavlara hazırlanma, yazılı kaynaklardan yararlanma, dikkati bir noktaya toplayabilme ve problem çözme ile ilgili çalışma tekniklerinin öğrenilerek bunların gerektiği anda kullanılması şeklinde tanımlanmaktadır Yapılan araştırmalarda, öğrencilerin çalışma alışkanlıkları ile akademik başarıları arasında pozitif yönde anlamlı ilişkiler bulunmuştur.

Öğrenci başarısının etkileyen okul kaynaklı faktörler, araştırmalarda derse yönelik tutum, öğretmenin davranışları, 

Derse yönelik tutum: Tutum, bireylerin belli bir kişiyi, grubu, kurumu veya bir düşünceyi kabul ya da reddetme şeklinde gözlenen, duygusal bir hazırbulunuşluk hali veya eğilimidir. Eğitim sürecinin önemli bir öğesi olan tutum, öğrenmenin gerçekleşmesinde etkilidir. Öğrencilerin öğrenmeye ve derse yönelik tutumlarının olumlu olması, akademik başarıyı,bağlamda homojen olduğu anlaşılmıştır. Bu sonuç, incelenen tüm çalışmaların, akademik başarıya ulaşmada ailenin önemini vurgulaması açısından anlamlıdır.

Çalışmada, ailenin sosyo-ekonomik düzeyi ile akademik başarı arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişkinin olduğu görülmüştür. ailenin nitelikleri, bir başka deyişle ana-babanın ekonomik ve kültürel düzeyi; çocuğun yeteneğini, ilgilerini ve eğitime karşı tutumunu, dolayısıyla okuldaki başarısını ve uyumunu etkileyen en önemli etkenlerden birisidir. Yapılan araştırmalarda, ailenin sosyo-ekonomik statüsü arttıkça öğrencilerin başarılarının ve motivasyonlarının artabileceği belirtilmiştir.

Çalışmada, anne-baba eğitim durumunun, başarıyı olumlu etkisinin olduğu görülmüştür. Yapılan araştırmalarda, anne veya babanın eğitim durumu ile öğrencilerin başarıları arasında pozitif bir ilişki olduğu bulunmuştur ailenin eğitim seviyesinin çocuklarının matematik başarısının doğrudan bir yordayıcısı olduğunu ve bu etkinin ailelerin çocuklarına arzulanan çevre koşullarını yaratmalarından kaynaklanabileceğini ifade etmiştir. yapılan çalışmalarda ise babanın eğitim düzeyinin çocuğun başarısında daha etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu durum, eğitim düzeyi yüksek olan bir babanın, çocuğuna derslerinde hem öğretmenlik hem de rehberlik yapabileceği şeklinde yorumlanmıştır.

Okul faktörünün ve okul-aile işbirliğinin öğrenci başarısı açısından önemini vurgulayan okul ve ailenin, çocuğun geliştirilmesinde en çok işbirliği yapması gereken, en önemli etkiye sahip iki kurum olduklarını ileri sürmektedir. Çünkü hem okul hem de ailelerin en önemli ilgi alanlarının başında öğrencinin akademik başarısı gelmektedir. Ayrıca eğitim, sadece okullarda gerçekleşen bir süreç değildir. Öğrenci, zamanının sadece belli bir bölümünü okulda geçirmekte, okul dışındaki zamanını ailesi ve sosyal çevresinde geçirmektedir. Bunun sonucu olarak da öğrencilerin okul başarısının büyük kısmını aile özellikleri etkilemektedir. Carneiro, evdeki ortamın çocuğun başarısında çok önemli olduğunu; evdeki zengin kültürel çevrenin faydalarından yararlanan yüksek eğitimli aileden gelen çocukların, yüksek eğitimli yetişkinler olduğunu tespit etmiştir.

Araştırmada, yayın türüne göre, makalelerde bulunan etki büyüklüğü değerlerinin, lisansüstü tezlere oranla daha yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir. Öte yandan öğrenci değişkeniyle ilgili faktörlere ilişkin olarak hesaplanan gruplar arası heterojenlik değerinin, kay- kare tablo değerinden daha düşük düzeyde olduğu görülmekte olup incelenen çalışmaların homojen özellik gösterdiği anlaşılmıştır. Bölgesel değişken açısından gruplar arası heterojenlik değerlerinin kay kare değerlerinden daha düşük düzeyde olduğu görülmekte olup incelenen çalışmaların bu bağlamda homojen olduğu anlaşılmıştır. Bu sonuç, incelenen çalışmaların birbirleriyle tutarlı bulgulara ulaştıklarını göstermektedir.

Bu araştırmadan elde edilen sonuçlara dayanılarak, aşağıdaki öneriler geliştirilmiştir.

1. Toplumun en temel taşı olan ailenin, sosyo-ekonomik ve kültürel yapısının, yarınların sahibi öğrencilerin akademik başarısında çok önemli bir yere sahip olması nedeniyle, politika yapıcıların toplumun ekonomik ve sosyal yapısını daha iyi bir seviyeye çıkarmaya çalışması gerektiği düşünülmektedir.

2. Öğrencilerin akademik gelişimi açısından ailenin demokratik tutum sergilemesi önemli görülmektedir. Bu bağlamda anne-babaların öğrencilerin psikolojisini anlaması, sağlıklı sosyal ilişkiler geliştirmesi, hayatı anlamak ve anlamlandırmak için çaba göstermesi, en önemlisi de çocukla sağlıklı bir ilişki ve iletişim kurması daha önemli görülebilir. Bİzler Tayvan Kültür Merkezi olarak Eğitim olmak üzere  Hertürlü desteğe hazırız.  Emeği geçen bütün gönüllü hocalarımıza Teşekürü bir borç bilirim.






İlginizi Çekebilir