Hürriyetçi Eğitim-Sen Hatay İl Temsilcisi
Yusuf DÖNMEZ ve Hürriyetçi Eğitim-Sen Hatay il teşkilatının Hatay İl Mili
Eğitim Müdürlüğü önünde gerçekleştirdiği Hürriyet Sağlık-Sen Genel Başkan
Yardımcısı Serdar KAHRAMAN ve Hürriyetçi Yerel-Sen Genel Başkanı Gökhan
YILDIRIM’ında destek olmak amacıyla katılım gösterdiği Değerli Basın açıklamasında
Yusuf DÖNMEZ şu ifadelere yer verdi.
Mensupları fikri hür, vicdanı hür, irfanı
hür, değerli kamu çalışanları;
Ülkemizde son bir yıl
içerisinde, iktidarın ekonomi politikalarından kaynaklı fiyat dalgalanmaları ve
ekonomik hareketler % 170 oranında zamlara sebep olmuş, alım gücü oldukça
düşmüş, memurlar hızla fakirleşmiştir. Memurun artık ülkenin alt gelir grubuna
dahil olduğunu Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati de bizzat kabul etmiş ve
"Asgari
ücretliye de, memura da,
emekliye de ne verilse haklarıdır.
Dar gelirliye, fakir
fukaraya vermek bereket getirir" cümlesini gözlerimizin içine bakarak,
bizlere acıyarak söylemiştir. Maalesef, Bakan Nebati’nin, kamu çalışanlarının
ekonomik çıkmazda olduğunu itiraf eden bu söylemleri doğrudur. Ülkedeki gerçek
enflasyonla kamu çalışanlarının alım gücünün ne kadar düştüğü açıktır. İnsan
onuruna yaraşır bir hayat sürmek için çalışanların yeterli ücreti alarak
çalışmaları bir haktır ve ay sonunu getiremeyen, kirasını ödeyemeyen,
faturalarını ödemekte zorlanan bir kamu çalışanının mesleğini sağlıklı şekilde
yapabilmesi mümkün değildir.
Tüm çalışanların maaşlarının
yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmasına ilişkin düzenlemeler acilen yapılmalıdır.
2022 yılında asgari ücret ve kamu çalışanlarına yapılan zamlarla memurların
maaşları ile asgari ücretli maaşları eşitlenmiştir. Açlık sınırına yakın bir
gelire sahip olan memurların, maaşlarına yoksulluk sınırının üzerinde zam
yapılması zorunluluktur. Günlük gelen piyasa zamları ortada iken 2023 yılı Ocak
ayı için memur aylıklarına toplu sözleşmeden kaynaklı % 8 ve TÜİK'in açıkladığı
enflasyona göre enflasyon farkı kadar artış yapılması memurların alım gücüne
katkı sunmaz. Bu nedenle insanî bir zam oranı mecburidir. En düşük memur maaşı
yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalıdır.
Ayrıca memurlar gelir vergisi
kıskacındadır. Memur maaşlarındaki gelir vergisi % 15’e sabitlenmelidir. Zaten
açlık sınırında maaş alan kamu çalışanının %27 oranında gelir vergisi ödemesi
kaşıkla verilen zammın vergi kepçesiyle geri alınmasıdır. İşveren, patronlara
her türlü vergi affı ve indirimini uygularken, ülkenin vergi yükünün memurun
sırtına bindirilmesini kabul etmiyoruz ve uyarıyoruz vergi dilimi
adaletsizliğine derhal son verilmelidir.
İşveren, komediye dönen
3600 ek gösterge düzenlemesini öncelikli olarak gözden geçirmelidir. İşveren,
sarı sendikalarla % 2 sendikal baraj garabetine harcadığı zamandan daha
fazlasını kamu çalışanlarının problemlerine ayırmalıdır. İşveren ve sarı
sendikaların önceliği siyaseti dizayn etmek ve kendileri dışındaki sendikalara
hile kurgulamak değildir. 1. dereceden emekli olabilecek tüm kamu çalışanlarına
3600 ek gösterge düzenlemesi muhakkak yapılmalıdır. Sosyal devlet ilkesi
gereği, tüm çalışanlara giyim, ulaşım, barınma, beslenme, yakıt, kira yardımı
yapılmalı; aile yardımı ve bir paket çocuk bezi dahi alınamayan çocuk yardımı tutarları
iyileştirilmelidir.
Görünen köy kılavuz
istemez. TÜİK’in açıkladığı enflasyonla çarşıda pazardaki enflasyonun yakından
uzaktan alakası yoktur. Altı ayda bir yapılan zam ve enflasyon farkı ödemeleri
daha birinci ayında erimektedir. Bu nedenle enflasyon farkı, çalışanlara aylık
olarak ödenmelidir. Eğitim çalışanlarının bir yıldır bizim söylemekten
usandığımız, gayet açık olan talepleri bir an önce hayata geçirilmelidir. Bir
kez daha hatırlatırız ki;
1.
Yoksulluk sınırı üzerinde maaş tüm kamu çalışanlarının hakkıdır.
2.
Ek ders ücretleri 2023 yılı ocak ayında %100 oranında artırılmalıdır.
Ayrıca ders saatleri dışında yapılan her türlü kurs için ödenen ücretler de iki
katına çıkarılmalıdır. Destekleme ve yetiştirme kursları tüm branşlarda ve tüm
okul türlerinde açılmalıdır. Eşit işe eşit ücret sadece lafta bir icraat ve
söylem olmaktan kurtarılmalıdır.
3.
Öğretmenlik Meslek Kanunu bir an önce TBMM gündemine alınmalı
ve mesleğimiz olan öğretmenliğin onuruna yakışır düzenlemeler yapılmalıdır. Kariyer
Basamakları Sınavı’ndan vazgeçilerek tüm öğretmenleri kapsayan kıdeme göre yeni
bir düzenleme yapılmalıdır.
4.
Kariyer
Basamakları Sınavı sadece on yılını doldurmuş öğretmenler için küçük bir artışı
sağlamıştır.
Mesleğinin ilk dokuz yılında olan öğretmenler sefalete mahkûm edilmiştir.
5.
Şube müdürleri ve müfettişlerin
ekonomik kayıpları kariyer basamakları uygulaması ile daha da vahim bir hâl almıştır.
Acilen gerekli iyileştirme yapılmalıdır. Görevde yükseldikçe ekonomik kazanımların
düşmesinin dünyada başka örneği yoktur.
6.
Günün büyük bölümünü evinden ve çocuklarından uzak, eğitim
kurumlarında geçiren yöneticilerin ek ders ücretleri tatmin edici miktarda artırılmalıdır.
7.
Eğitim öğretime hazırlık ödeneği bir maaş tutarında, her yıl
Eylül ayında ve tüm eğitim çalışanlarına eşit olarak ödenmelidir.
8.
Görevli personelin yol ve yemek parasını dahi karşılamayan
sınav ücretleri artırılmalıdır. Özellikle MTSK sınavları için son ay yapılan
zam gözden geçirilmeli ve en az % 100 zam yapılmalıdır.
9.
Yardımcı Hizmetler Sınıfı (YHS) kadrosundaki çalışanların köhneleşmiş
problemleri
gündeme alınarak,
kadrolarının Genel İdari Hizmetler (GİH) sınıfına aktarılması sağlanmalıdır.
10. Yüksek Öğretim Kanunu’nun yeniden gündeme alınarak günümüz
hayat şartlarına uyumlu hale getirilebilmesi amacıyla gereken yasal düzenlemelerin
bir an önce yapılması ve üniversite personellerinin çalışma
koşullarının
iyileştirilmesi gerekmektedir.
11. Üniversite tazminatı ve üniversite eğitim – öğretim tazminatından
tüm üniversite çalışanları faydalandırılmalıdır.
12. Üniversitelerde idari personeller için tahsis edilmiş
kadrolara hülle yoluyla yapılan atamalara son verilmelidir. Hürriyetçi
Eğitim-Sen olarak; yeni vaatlerden ziyade, ekonomik haklarımızın korunmasını ve
kayıplarımızın telafi edilmesini istiyoruz. İşverenimiz olan devletin; adil
olduğunu, işçisi ve memuruna eşit değer verdiğini düşünüyor ve ayrım
yapmayacağına inanıp, memurları açlık sınırında ki bir maaş ve gelire mahkûm etmeyeceğini
ümit ediyoruz.
Bu
taleplerimizin yerine getirilmesi için, Hürriyetçi Eğitim Sen kamu
çalışanlarının içine düşürüldüğü “asgari sefalete azami isyan” dönemini
başlatmıştır. Hakkımız olan maaşın verildiği zamana kadar mücadeleye devam
edeceğiz. 27-30 Aralık tarihleri arasında tüm illerde meydanlardayız. Kamu
çalışanlarına sunulan
haklar, dünya
standartlarına ulaştırılıncaya kadar mücadeleye ve iş bırakma dahil her türlü
meşru eylemi yapmaya
kararlıyız.
HAKLIYIZ, DURMAYACAĞIZ,
VAZGEÇMEYECEĞİZ.
‘’HÜRRİYETÇİ EĞİTİM SEN,
SENDİKADIR.’’
Hürriyetçi Eğitim-Sen Yönetim Kurulu